CLICK HERE FOR THOUSANDS OF FREE BLOGGER TEMPLATES »

25 Eylül 2009 Cuma

Eylül esintileri


Annemin yokluğundan istifade geçtim klavyenin başına.
Ne yokluğu derseniz,annemi kaybetmemek için ona bir tatil verdik...
Neden mi?
İşte son zamanlardaki hayatımız;
"Neee sabah saat 07:00 mi oldu? Ama ben daha yarım saat önce uyudum, yaaa 15 dakika daha...zzzz...
Aman allahım geç kalacağım saat 07:30 olmuş... 15 dakikada hazırlanılıp çıkılır. 5 dakika rötarla işyerine varan annem, 08:05 itibariyle iş başı yapar. Süt izni sebebiyle saat 16:00'da çıktığından günlük işleri arasında sabah 10:30 civarı bizi arar ve 16:00da çıkıp soluğu parkta alır. Topuklu ayakkabılarıyla peşimde koşmaya çalışması ve omzundaki çantayı ikide birde düzeltmesi parkta öyle bir iğreti durur ki anlatamam. Ama o yine de umursamaz benim peşimde o spor aletinden bu salıncağa, şu çimenden bu havuza sürüklenir. En son noktaya geldiğinde "yeter Efe Deniz, oturmak istiyorum artık" dediğinde ise pat diye yere oturup "anne otur derim". Yere oturması pek mümkün olmayan annem muhtemelen içinden "la havle" çekerekten peşimde koşturmaya devam eder. Bir süre sonra "anne ufff" diyerek ayaklarını gösterip onu azad ederim. Böylelikle azapçeken ayaklar rahatlarken, kol kaslarının sırası gelmiştir.
Ufak tefek görüp de karamürsel sepeti sanmayın 11 ay farkımıza rağmen aramızda sadece 1 kilo fark kaldı. Nehir hanım bugüne bugün neredeyse 10 kg. Yaniii annemin kolları yaklaşık 5 dakikanın sonunda zonklamakta beli ise "yandım allah" sinyalleri vermektedir.
19:00 civarı eve dönüldükten sonra bir müddet salonda yuvarlanılıp oynanır. 19:30 itibariyle yemek savaşı başlar ve 20:30 a kadar sürebilen bu savaştan çoğunlukla Nehir ve ben galip çıkarız.
Sonra sırayla banyolarımızı yaparız. Ben genelde mızıkçılık yapıp Nehir benden sonra girerse tekrar yıkanmak için tutururum. Ve duşu iki de bir de açıp yeni giydiğim pijamalarımın ıslanmasına sebep olurum. Giyin soyun toparlan derken 21:00-21:30 olan saat nedeniyle uykuya doğru yolculuğumuz başlar. Anneme sarılıp yarım saat 45 dakikaiçinde yarı konuşa yarı ninni mırıldanarak uyurum. Eğer annem şanslıysa bu sırada Filiz ablam da Nehir'i uyutmuştur. 22:00 itibariyle rahatlayan annem zaten 23:00 civarında uyur kalır. Ta ki 00:30 itibariyle uyanan ve sonrasında her yarım saatte bir mızıldanmayı huy haline getiren kardeşim sayesinde ne uyduğunu anlar ne uyanıklığını. Sanki tüm bu mızıldanmalar yetmezmiş gibi son 1 aydır saat 04:00de uyanıp yaklaşık 06:30a kadar oynamaya başlayınca işler iyice çığrından çıktı. Çünkü senaryo bu noktada kendini tekrarlamaya başlar...
"Neee sabah saat 07:00 mi oldu? Ama ben daha yarım saat önce uyudum, yaaa 15 dakika daha...zzzz..

Uzun zamandır da bu yüzden uzun uzun yazamıyordu neler yaptığımızı. Hazır o yokken ben bahsedeyim bizdeki son gelişmelerden.


Ben 21 aylık oldum. Gördüğünüz gibi resmen küçük bir adamım :) Artık uzun cümleler kuruyorum. Mesela "anne , ben anneanneme gidicem" diyorum. Ya da yaptığım şeyleri hemen yaptıktan sonra söylüyorum. Mesela "osurdum :)"gibi. Hala komik bir adamım. Bir yere çarpınca "yuh be" garip bir durum karşısında "anam" yada biraz beklediğimde "patladım" diyiveriyorum.
Yardımsever bir çocuğum aynı zamanda. Annem masa kurarken tüm tabak-çatal-bıçakları ben taşıyorum. Ya da kardeşimin altını yıkadıklarında bana seslenip "Efe Denizz havlu" demeleri yetiyor. Yardımseverliğim kadar inat ettim mi karşımda duvar olsa yıkılıyor hele bir "hayıııyyy" dediysem bitti. Son zamanlardaki en favori kelimelerim "HAYIY ve BEn DE".
Büyüyorum. Bayramın ikinci günü ilk defa çişimi tuvalete yapacağım dedim ve yaptım. Aynı gün kuzenlerimle tanıştım. Büyük Defne küçük Yasemin. Yaseminle çok güzel oynadık. Hatta bir ara o Nehir ile ilgilenmeye başlayınca bastım yaygarayı "Yaseminnnn, hayıyyyy benle oyna"...
Nehir demişken onunla da daha iyi anlaşıyoruz artık. Beraber oyun oynamaya çalışıyoruz. O daha anlamadığı için ben ona "minik, ya da kuzum" diyorum. Onu kucağıma almayı, ya da sarılmayı çook seviyorum.
Her ne kadar ben ona sevgimi göstermeye çalıştıkça o beni itse, ya da öpmeye çalışınca dudağımı ısırsa bile.

E tabi arada abilik de taslıyorum. Bakınız aşağıda giydiği eteğin miniliğini test etmeye çalışırken :)
Bu arada benim minik kardeşim emeklemeye çalışıyor. Ama pek becerdiği söylenemez. galiba o da benim gibi çok kısa emekleyip yürüyecek. Ya da tembel çıkıp popo üstü oturacak ne bileyim.


Baksanıza pek emekleyecek gibi durmuyor değil mi? Neyse canım ne kadar geç ayaklanırsa annem için o kadar iyi. Tabii benim için de muzurluklarıma karışacak bir ortak istemem henüz.

Ihhhhhh..... ohhh beee.. adama bak. Sanki kendi klavyesi. Hele bir annem dönsün söyleyeceğim, hep kendi yazdı bana hiç yazdırmadı diye.
Ne yani küçüğüm diye benim de söylemek, yazmak istediklerim olamaz mı? Bi kere emeklemek isteyen kim? Nerden de uydurdu abim iki dakika da? ben oyuncaklara bakıp "del del" yapıyorum. Çok uzun süre söyleyince mutlaka bir şekilde o oyuncaklar benim yanıma geliyor.
Hem azıcık ayağa kalkıp adım atınca baktım pek bir sevindi herkes, ağırdan satıp alkışşş oyununu biraz daha sürdürmeye karar verdim.
Bir de şu annemi uyandırma konusundaki suçlamalara geleyim... Sen hiç diş çıkarma acısı yaşamadım abicim? huu kime söylüyo....
ya bırakkkk bırakkk benim klavyem, bana ne... ben de yazacağım....
Hayıyyyyy..... benimmmm....
pat-çat-ah -uhhh.....
sanırım annem tatili kısa kesecek....
sevgiler

8 yorum var.Sen de yazmak istersen burayı tıkla...:

Unknown dedi ki...

haftanın yorgunlugu bu yazıyla tebessume dondu :)) cok samımı soyluyorum....

hersey gonlunuzce olsunnnnn

zeynep

Denize ve Nehire aşık dedi ki...

Bir tebessüm yaratabiliyorsak ne mutlu bize :)

Sudamlam dedi ki...

ya çok şeker olmuş ikiside :)) efe denizin saçları sararmış.. çok yakışıklı yaa :)) nehir de dünya güzeli.. maşallah dedim valla bak :))

Happy Mixy dedi ki...

uzun bi zamandır fotolarınız açılmıyordu bende.Bugün hepsini görebildim.Çok tatlı olmuşlar maaşallah canlara...sana özenimmi şükürmü edim bilemedim başakcım :D

Elif Tepe dedi ki...

nasıl güzel olmuşlar, nasıl büyümüşler..
valla Başak'çım ne diyeyim bilemedim..
temponu, yorgunluğunu en iyi anlayanlardan biri olduğuma emin olabilirsin. allah yardımcın olsun..
sevgilerimle..

Denize ve Nehire aşık dedi ki...

:) evet Efe deniz yazın sarışın oluverdi. Güzel yorumların için çok teşekkür ederim yaprak'cım en kısa zamanda ben de size uğrayacağım.
**********************
Özen özen. artık zamanıdır diyeceğim ama tam da biraz nefes alıp kendine zaman ayırabileceğin bir döneme giriyorsun belki 1-2 yıl sonra yine özendiririm ben seni.
******************
Valla Elif'cim halimi en iyi sen anlarsın.
Hatta ben senin halini düşünemiyorum bile.
Şu buluşma olayını bir daha gündeme getirip dertleşsek mi ne :)

elfeyp dedi ki...

Oooff!! Okurken yoruldum ben :)
Bi de Güneş yürüse de rahatlasam diyordum ama işim ondan sonra başlıyor heralde :)

Denize ve Nehire aşık dedi ki...

Hem de ne iş :)
Biri kucağındayken diğerinin peşinde dört dönmek durumunda kalacaksın.
Hele bir de kucağındaki de yere inip emeklemek için çırpınmaya başlayınca evlere şenlik olacak halin :)